Bakanlar Bolat ve Kacır, Türkiye’nin ilk Kimya Teknoloji Merkezi'nin açılışına katıldı
Nazım Özgün ERBULAN-Ardacan UZUN/GEBZE (Kocaeli), (DHA)- KOCAELİ'nin Gebze ilçesindeki Bilişim Vadisi'nde İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) tarafından hayata geçirilen Kimya Teknoloji Merkezi'nin açılış töreni, Ticaret Bakanı Ömer Bolat ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır'ın katılımıyla yapıldı.Kimya sektöründeki inovasyon ve teknoloji odaklı dönüşümü desteklemek amacıyla İKMİB, Türkiye'nin ilk Kimya Teknoloji Merkezi'ni Gebze ilçesindeki Bilişim Vadisi'nde kurdu. Sektörün ihracatını artırmak ve dışa bağımlılığı azaltmak amacıyla faaliyet gösterecek Kimya Teknoloji Merkezi, Türkiye'nin üretim gücüne katkı sağlamayı, Ar-Ge ve test alanında sunduğu imkanlarla kimya sektörünün test ve laboratuvar hizmetlerinde yurt dışına olan bağımlılığını önemli ölçüde azaltmayı hedefliyor. Ticaret Bakanlığı’nın destekleri, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın katkılarıyla İKMİB tarafından sektöre kazandırılan 7 bin metrekare kapalı alanda bin 650 metrekarelik Kimya Teknoloji Merkezi, 5 yıl süren fizibilite ve yapım çalışmalarının ardından faaliyetlerine başladı.BİLİŞİM VADİSİ'NDE RESMİ TÖRENKimya Teknoloji Merkezi'nin resmi açılış töreni, bugün kurulu olduğu Bilişim Vadisi'nde düzenlendi. Törene, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Varank, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister ve yönetimi, Kocaeli Valisi İlhami Aktaş ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve kimya sektöründe faaliyet gösteren firmaların temsilcileri katıldı.'STRATEJİK ÖNCELİK OLARAK GÖRÜYORUZ'Programda konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, kimya sektörünün kritik sektörlerde temel yapı taşı olduğunu ifade ederek, "Kimya sektörünün yenilikçi, dönüştürücü ve çözümleyici gücü günümüz dünyasında etkisini giderek artırıyor. Kimya teknolojileri; batarya, yeni nesil çip üretimi gibi alanlardaki ve petrol türevlerinin yerini alacak yenilenebilir ham maddelerin üretimindeki öncü rolü ile geleceğin teknolojilerinin tetikleyicisi konumunda yer alıyor. Dünyada kimya sektöründe gerçekleşen inovatif çalışmalar sürdürülebilirliğin ve ekonomik dönüşümlerin anahtarı olarak görülüyor. Ayrıca binlerce farklı nitelikteki ürünü sanayiciler ve tüketicilerle buluşturan sektörün tedarik zincirlerinde oluşturduğu ileri ve geri bağlantılar; sanayinin birçok sektörünün gelişimi için katalizör rol üstleniyor. Bu doğrultuda; kritik teknolojilerde tam bağımsızlık hedefimize ulaşmak ve üretim altyapımızı daha da güçlendirmek adına kimya sektörümüzün üretim ve teknoloji yetkinliklerini geliştirmeyi stratejik öncelik olarak görüyoruz" dedi. 'KİMYA SEKTÖRÜMÜZDE TOPLAM YATIRIM TUTARI 7,5 MİLYAR'Bakan Kacır, "Katma değer odaklı projelere Ar-Ge'den seri üretime uçtan uca destek sunan Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programımızla kimya sektörümüzde toplam yatırım tutarı 7,5 milyar liraya ulaşan 24 projeye destek sunuyoruz. TÜBİTAK, KOSGEB ve Kalkınma ajanslarımız vasıtasıyla uyguladığımız programlarla kimya alanındaki projelere 16 milyar lira destek sağladık. Bu destek mekanizmalarının yanında oluşturduğumuz planlı sanayi alanlarıyla da müteşebbislerimize dünya standartlarında altyapıya sahip yatırım alanları sunuyoruz. Halihazırda 45 endüstri bölgemizin 7'si kimya sektörüne tahsis edilmiş durumda. Organize sanayi bölgelerimizin 136'sında kimya tesisleri yer alıyor. Kimya sektörümüzün rekabetçiliği için kritik gördüğümüz kümelenme anlayışıyla sektörümüzü daha ileriye taşımak üzere 4 Kimya İhtisas OSB kurduk. Yerli ham madde ihtiyacımızı karşılamak, katma değeri yüksek, çevre dostu ve rekabetçi ürünleri üretmek ve yenilikçi kimya teknolojilerinde de öncü olmayı sağlamak adına büyük ölçekli ve entegre petrokimya yatırımlarını desteklemeyi sürdürüyoruz" diye konuştu.'BALKANLARLA BİZİM 35 MİLYAR DOLARLIK TİCARETİMİZ VAR'Ticaret Bakanı Ömer Bolat da Türkiye'de ticareti ve ihracatı artırmak için gece gündüz çalıştıklarını belirterek, "Türkiye olarak ticaretimizi artırmak, ihracatımızı artırıp döviz kazandırmak için gece-gündüz demeden çalışıyoruz. Dün Kuzey Makedonya'da iş insanlarımızı, ihracatçılarımızı görünce iftihar ettik. Dünyada ihracatımızı artırmak için koşturuyoruz. Balkanlarla bizim 35 milyar dolarlık ticaretimiz var. 23 milyar doları ihracatımız, 12 milyar dolayı ithalatımız. Ulaşamadığınız yer sizin değildir. O yüzden dünyanın her noktasına, 240 ihracat noktasına 140 bin ihracatçıyla bu çabaları gösteriyoruz" dedi. '22 AY SONRA İLK DEFA DÜŞÜŞ TRENDİ BAŞLADI'Merkez Bankası'nın politika faiz oranını 2,5 puan düşürdüğünü söyleyen Bakan Bolat, "Tam 22 ay sonra ilk defa düşüş trendi başladı. Bu gerçekten gelecek adına iyimser beklentileri arttıracak bir gelişime olacaktır ve önümüzdeki aylarda enflasyondaki düşüş hızlandıkça inşallah Merkez Bankası da bu durumu görerek gerekli aksiyonları alacaktır; buna inanıyoruz. İhracatı destekleme ve ihracatçıların finansmana erişimi konusunda da hükümetimiz gerçekten son 19 ayda büyük hamleler yaptı. Günlük 300 milyon lira olan ihracat reeskont kredi limitleri Eximbank ve ticaret bankaları üzerinden veriliyor; Merkez Bankası'ndan alınarak Eximbank kanalıyla ve Ticaret bankaları kanalıyla veriliyor; 4 milyar liraya yükseltildi. Bunun son 1 milyar liralık günlük artış emek yoğun sektörlere veriliyor. Tekstil, giyim, deri, ayakkabı, mobilya gibi emek yoğun sektörlere. Bu amaçla Eximbank sermayesi, son 19 ay içinde, 13,8 milyar liradan 55,4 milyar liraya yükseltildi. Yaklaşık 4 katı bir artış oldu" diye konuştu.'HERKES, HER PAZAR HÜCUM EDİYOR'İhracatçının her daim arkasında olduğunu söyleyen Bolat, "Dünyada adeta bir kıyamet savaşı var. Herkes, her pazara hücum ediyor. Daha fazla mal satmak, hizmet satmak için ve korumacılık had safhada ve ticaret savaşları gerçekten büyük bir hızla devam ediyor. İhracatçılarımızın her daim arkasında ve yanındayız. 2024 yılında büyük bir dayanışma içine girdik. Sabırla ve fedakarlıkla zorlu bir süreçte depremin yaralarını hızla sararken ekonomimizin de büyüme, istihdam, ihracat artışı gibi ana makro göstergelerde 2024'ü başarıyla geçirmesini sağladık. Bir hafta sonra yılın ihracat rakamları Cumhurbaşkanımız tarafından 3 Ocak tarihinde İstanbul'da açıklanacak ve inşallah Sayın Cumhurbaşkanımızdan iyi rakamları hep birlikte dinleyeceğiz. Bu yıl dış ticaret açığımızı ilk 11 ayda 27 milyar dolar azaltmayı başardık. Bu ihracatın artışı ve ithalatın sayesinde oldu" dedi. 'SURİYE İLE 2 MİLYAR DOLARA YAKIN İHRACAT YAPIYORDUK'Merkez Bankası'nın döviz bolluğu içinde olduğunu söyleyen Bolat, "Daha da arttırmamız, rahat etmemiz lazım. Türkiye ekonomisinde döviz konusu her zaman en ciddi konudur. Halkımızın nezdinde de döviz kuru, döviz konusu en ciddi konuların başında gelir. O yüzden dövizdeki istikrarlı süreç ve döviz yeterliliğinin artması para ve mali piyasalarda öngörülebilirliği arttırmakta, fiyatlama davranışlarında daha uzun vadeli bakışları ve öngörülebilirlikleri arttırmaksa ve bu anlamda da dünya piyasaları açısından da firmalarımızın rekabetinin artması için ve ihracat pazarlarını kovalamaları için önemli fırsatlar sağlamaktadır. Ticaret Bakanlığı olarak bütçemizin yüzde 60'sını ihracatçılarımıza destek olarak tahsis ediyoruz. Öncelikli konularımızdan biri de Suriye ile ticaretin arttırılması. Hazırlıklarımızı tam gaz ilerletiyoruz. Zaten ihracat, bazı ürünler hariç serbestti ve 2 milyar dolara yakın ihracat yapıyorduk Suriye'ye, yeni dönemde inşallah Suriye'de yeni yönetimin de ülkeyi ayağa kaldırması noktasında Türk sanayicileri ve imalatçıları, ihracatçıları olarak, yatırımcılar olarak hep birlikte bir takım çalışması yapacağız. Gümrük rejimlerimiz ona göre hazırlanıyor. Suriye masası Ticaret Bakanlığı'nda 7-24 çalışıyor" diye konuştu. (DHA)